Donald Trump, 20 Ocak 2017 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri’nin 45. Başkanı olarak göreve başladı. Göreve başlamasıyla birlikte ülkede büyük bir heyecan ve belirsizlik yaşandı. Trump’ın başkanlık döneminin ilk 100 günü, pek çok önemli icraat ve kararlarla şekillendi. Bu süreç, hem destekçilerinin hem de muhaliflerinin dikkatle izlediği bir dönem olarak kaydedildi. Peki, Trump bu dönemde neler yaptı? Hangi kararlar, hangi stratejilerle hayata geçirildi? İşte tüm detaylar.
Trump, başkanlığının ilk günlerinde yankı uyandıran birçok ekonomik karara imza attı. Bu icraatların başında vergi reformları gelmektedir. Trump hükümeti, iş dünyasını canlandırmak ve istihdamı artırmak amacıyla 2017 yılının ilk çeyreğinde vergi indirimleri planlarını duyurdu. Özellikle şirketlerin üzerindeki vergi yükünü azaltmak, yatırım ve büyüme hedeflerini desteklemek amacıyla harekete geçildi. Ağustos 2017’de gerçekleştirilen bir basın toplantısında, Trump, şirket vergi oranlarının %35’ten %20’ye düşürüleceğini açıkladı. Bu karar, hem olumlu yorumlar aldı hem de ülkenin bütçe dengesi konusunda tartışmalar başlattı.
Trump’ın bir diğer önemli ekonomik adımı ise ticaret politikaları oldu. Özellikle NAFTA (Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması) üzerinde yeniden müzakerelere başlama kararı, ülkeler arası ticari ilişkilerde büyük bir değişimi işaret etti. Trump, bu anlaşmanın Amerikalı işçileri olumsuz etkilediğini savunarak, yeni bir anlaşma yapılanması gerektiğini vurguladı. Ek olarak, Çin ile ticaret açığını kapatmak amacıyla uygulamak istediği yeni tarifeler, global piyasalarda dalgalanmalara yol açtı. Hem ABD ekonomisini hem de dünya ekonomisini yakından etkileyen bu gelişmeler, Trump’ın ekonomik vizyonunu şekillendirmekte önemli bir rol oynadı.
Trump’ın hükümetinin ilk 100 günü sadece ekonomik alanda değil, aynı zamanda sosyal politikalar açısından da belirgin değişimlere sahne oldu. Sağlık alanında, Obama döneminin en önemli başarılarından biri olarak görülen “Affordable Care Act” (Uygun Fiyatlı Sağlık Yasası) üzerinde çalışmalara başlandı. Trump, bu yasayı iptal etmeyi ve yerine daha az maliyetli bir sağlık sistemini getirmeyi hedefledi. Ancak sağlık reformu konusunda kongrede yaşanan tartışmalar, Trump’ın hedeflerini gerçekleştirmesini zorlaştırdı. Çok sayıda eski ve yeni politikacı, kongredeki oylamada karşıt görüşler sundu ve bu durum, Trump’ın sağlık reformu sürecinde zorluklarla karşılaşmasına neden oldu.
Bunun yanı sıra, Trump’ın göçmen politikaları da yalnızca iç politikada değil, uluslararası alanda da tartışmalar yarattı. Göçmenlik konusunda sert önlemler alacağını duyuran Trump, Meksika sınırına duvar inşa etme planını kamuoyuna sundu. Bu proje, hem ulusal güvenliği sağlamak hem de yasadışı göçü engellemek amacıyla önemli bir hamle olarak düşünülmüştü. Trump’ın bu planı, birçok insan hakları savunucusu ve göçmen için farklı protestoların ortaya çıkmasına neden oldu. Göçmenlik reformlarının, Amerika’nın uluslararası imajı üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği yönündeki görüşler ise sıklıkla gündeme geldi.
Sonuç olarak, Trump’ın başkanlık döneminin ilk 100 günü, politik ve ekonomik açıdan radikal değişimlerin yaşandığı bir dönem oldu. Hem içeride hem de uluslararası alanda birçok tartışmanın kapılarını aralayan bu süreç, Trump’ın yönetime gelişinin ne denli büyük bir etki yarattığını gözler önüne serdi. Destekçileri, Trump’ın güçlü bir lider olduğunu düşünürken, muhalefet ise yaptığı icraatları eleştirerek toplumsal kutuplaşmaya dikkat çekti. Bu çalkantılı dönem, Amerikan siyasetinin yanı sıra dünya siyasetinde de önemli izler bırakma potansiyeli taşıyor.